SANKO Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Tuba Ustaoğlu, “Sıcak yaz günlerinde beslenme alışkanlıklarımızda alacağımız önlemler ile ciddi sağlık sorunlarının önüne geçebiliriz” dedi.
Yaz aylarında artan hava sıcaklığı ile vücut ısısının da yükseldiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Ustaoğlu, sıcaktan en çok etkilenenler arasında çocuklar, yaşlılar ve hamilelerin bulunduğunu söyledi.
Sıcak havalarda sağlıklı kalabilmek için beslenme önerilerinde bulunan Dr. Öğr. Üyesi Ustaoğlu, şöyle devam etti:
“Terlemenin artmasıyla su ve mineral kayıpları vücudumuzun su-elektrolit dengesini bozabilir. Özellikle tansiyon, böbrek ve kalp ve damar hastaları çok dikkat etmelidirler. Yeterli su alımı çok önemlidir. Susama hissi olmadan su içilmelidir. Sıvı gereksinimi kişiden kişiye değişmektedir.
Su ihtiyacınızı ağırlığınız üzerinden 30 ml olarak hesaplayabilirsiniz. Örneğin 50 kilogram ağırlığında bir bireyin ortalama 1500 ml (50kg*30ml) su tüketmesi önerilmektedir. Fakat bu durum böbrek yetmezliği, diyaliz, karaciğer hastalığı gibi özel durumlarda tekrar değerlendirilmektedir. Tedavide sıvı kısıtlaması gerekebilir. Böyle bir durumda hekiminiz ve diyetisyeniniz ile görüşmeniz gerekir.
Yaz aylarında su içeriği yüksek meyveler, meyve kompostoları, ayran, limonata, maden suyu gibi içeceklerle de sıvı miktarınızı destekleyebilirsiniz. Diyabet hastaları komposto, limonata yapımında uygun tatlandırıcıları kullanabilir. Soda içeriğinde sodyum bulundurmaktadır. Yüksek tansiyonu olan bireylerin bu konuda dikkat etmeli. Meyveli sodaların içeriğindeki şekerden dolayı diyabetli bireyler ve ağırlık kontrolü sağlamaya çalışanların dikkat etmesi gerekir.”
AŞIRI YAĞLI BESİNLERDEN UZAK DURULMALI
Yaz aylarında günler uzun olduğu için öğün saatlerine de dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Ustaoğlu, şunları kaydetti:
“Uzun süreli açlık ve yetersiz sıvı alımı halsizlik, yorgunluk, baş dönmesi gibi durumlara neden olabilir. Özellikle diyabet hastaları için düzenli yemek kan glukozunun normal aralıklarda olmasına yardımcı olur.
Ana öğünlerde aşırı yağlı ve kızartılarak pişirilmiş besinlerden uzak durulması kalp ve tansiyon hastaları için ayrıca önemlidir. Yemeklerin porsiyon kontrolü sağlanarak tüm besin gruplarını içerecek şekilde gün içine dağıtılması bireyin besin ögesi gereksinimlerini karşılamada yardımcı olacaktır. Ara öğünlerde ise meyve, sütlü tatlılar, ayran, yoğurt, kefir tercih edilebilir.
Dikkat edilmesi gereken konulardan biri de besin zehirlenmeleridir. Artan hava sıcaklığının besinlerde yol açtığı bozulmalar ciddi zehirlenmelere neden olabilir. Özellikle bozulma riski yüksek tavuk, et, balık gibi besinler uygun sıcaklıkta bekletilmelidir. Aynı zamanda açıkta satılan ürünlerin hijyen koşullarına dikkat edilmelidir.”